Bir insanı,bir
düşünceyi,bir kitabı,bir müzik türünü,bir oyunu,bir filmi…..Böyle uzarda gider…İllede
tümüyle sevmek mi zorundayım..Bence değilim..Bir yanını sevebilirim öte yanını sevmeyebilirim..
Bir insanın
sevmediğim yanları olabilir..
Politikacı olsa,işçi
olsa,sanatçı olsa bir yanıyla sevdiğim yanları olabilir.. Bir düşüncede eleştirebildiğim sevmediğim
yanlar olabilir…Onayladığım yanlar olabilir.. Sevmediğim yanlar olduğu için o düşünceyi
yok saymam mümkün mü? Doğrumu..Ya da bir insanı ve yukarıda saydığım tüm
olguları…
Neden bir kitabın
tüm bölümlerine inanayım.Neden bir politikacının veya bir ideolojinin tüm düşüncelerini olduğu gibi kabulleneyim.. Ben
kimim? Benim hiçbir düşünsel yapım,sorgulama safham yok mu?
Hiç fikir üretip
,değerlendirmemi kendi katmanlarımda süzmek yok mu?
Bir yazar öyle dedi
diye,o yazarın tüm dediklerine inanmak zorunda mıyım..
Çoğunuz
gençliğinizde şiir yazmışsınızdır..O şiirleri yazarken dikkat ettiniz mi?
Herkesin aynı şeyleri şiir olarak yazarken dahi ,yazılan şiir diğerine
benzemiyor..
Parmak iziniz farklı…Yüzünüz
farklı..Beyninizin farklı yönleri yok mu?
Tamam ortak düşünelim..Ortak
idealler üretelim..O idealler uğruna dünya savaşları göze alalım..Yönetim
değişiklikleri için kan dökelim.. Bumudur
insan olmanın erdemi?
Alman komünistleri
Ocak 1919 da ayaklandığında, onları bastıranların ‘reformcu sosyalistler’ olduğunu liderlerinin
onlar tarafından öldürüldüğünü ,1927 de Enternasyonal komünist olmayan herkesi
faşist ilan ettiğinde bu kez sosyal hain
sosyal faşist diye ilan ettikleri reformcu sosyalistlere yoğun saldırılar
olduğunu ve bu iki tokat gibi olaydan
sonra iktidara 1933 de Almanya Nazilerinin geldiğini bilmiyormusunuz? Bu ne
yaman çelişki değilmi?
Ya Fransa da
Sosyalist,Komünist,Radikal koalisyon 1936
da iktidara geldiğinde iş başına gelir gelmez 2 milyon insanın grevi ile şaşkına
dönmesini ve koalisyonun haftada 40 saat
çalışma, 15 gün izin haklarını vermek zorunda kalmasını bilmiyormusunuz?
Bunun gibi sayısız
kan örneği var.. Demokrasi nutukları atanların savaşlarının izleri var..
2.Dünya savaşı faşizmi
sonucu 40 milyon insanın ölümüne yol
açmadan önce iktidarlarda kimler vardı?
Demokrasi kötümü?
Değil… Sosyal olan her şey kötümü değil….
Ancak radikal
olmadan ..Saplantılara girip kafeslenmeden…Haksızlık nerede varsa eğer
gerçekten haksızlık ise karşı çıkarak…Ocu bucu şucu değil İnsan olarak…
Ertuğrul Çınar

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder