29 Aralık 2012 Cumartesi

Ben kimim?


Bir insanı,bir düşünceyi,bir kitabı,bir müzik türünü,bir oyunu,bir filmi…..Böyle uzarda gider…İllede tümüyle sevmek mi zorundayım..Bence değilim..Bir yanını sevebilirim  öte yanını sevmeyebilirim..
Bir insanın sevmediğim yanları olabilir..
Politikacı olsa,işçi olsa,sanatçı olsa bir yanıyla sevdiğim yanları olabilir..  Bir düşüncede eleştirebildiğim sevmediğim yanlar olabilir…Onayladığım yanlar olabilir.. Sevmediğim yanlar olduğu için o düşünceyi yok saymam mümkün mü? Doğrumu..Ya da bir insanı ve yukarıda saydığım tüm olguları…

Neden bir kitabın tüm bölümlerine inanayım.Neden bir politikacının veya bir ideolojinin  tüm düşüncelerini olduğu gibi kabulleneyim.. Ben kimim? Benim hiçbir düşünsel yapım,sorgulama safham yok mu?
Hiç fikir üretip ,değerlendirmemi kendi katmanlarımda süzmek yok mu?
Bir yazar öyle dedi diye,o yazarın tüm dediklerine inanmak zorunda mıyım..

Çoğunuz gençliğinizde şiir yazmışsınızdır..O şiirleri yazarken dikkat ettiniz mi? Herkesin aynı şeyleri şiir olarak yazarken dahi ,yazılan şiir diğerine benzemiyor..

Parmak iziniz farklı…Yüzünüz farklı..Beyninizin farklı yönleri yok mu?

Tamam ortak düşünelim..Ortak idealler üretelim..O idealler uğruna dünya savaşları göze alalım..Yönetim değişiklikleri için kan dökelim..  Bumudur insan olmanın erdemi?

Alman komünistleri Ocak 1919 da ayaklandığında, onları bastıranların  ‘reformcu sosyalistler’ olduğunu liderlerinin onlar tarafından öldürüldüğünü ,1927 de Enternasyonal komünist olmayan herkesi faşist ilan ettiğinde  bu kez sosyal hain sosyal faşist diye ilan ettikleri reformcu sosyalistlere yoğun saldırılar olduğunu  ve bu iki tokat gibi olaydan sonra iktidara 1933 de Almanya Nazilerinin geldiğini bilmiyormusunuz? Bu ne yaman çelişki değilmi?

Ya Fransa da Sosyalist,Komünist,Radikal koalisyon  1936 da iktidara geldiğinde iş başına gelir gelmez 2 milyon insanın grevi ile şaşkına dönmesini ve koalisyonun  haftada 40 saat çalışma, 15 gün izin haklarını vermek zorunda kalmasını bilmiyormusunuz?

Bunun gibi sayısız kan örneği var.. Demokrasi nutukları atanların savaşlarının izleri var..
2.Dünya savaşı faşizmi  sonucu 40 milyon insanın ölümüne yol açmadan önce iktidarlarda kimler vardı?
Demokrasi kötümü? Değil… Sosyal olan her şey kötümü değil….
Ancak radikal olmadan ..Saplantılara girip kafeslenmeden…Haksızlık nerede varsa eğer gerçekten haksızlık ise karşı çıkarak…Ocu bucu şucu değil İnsan olarak…

Ertuğrul Çınar

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder